29 Ekim 2014 Çarşamba

Yaşasın Cumhuriyet!




Cumhuriyet'imizin ilan edilmesinin 91. yılı kutlu olsun!

25 Ekim 2014 Cumartesi

Premio Dardos Ödülü - Dart Ödülü Almışım ki Ben :)

Sevgili Shemellon blogunun çok tatlııı sahibesi bana bu ödülü vermiş, görünce çok mutlu oldum. Çok teşekkür ederim.

Neymiş bu Premio Dardos Ödülü; ( Evet biraz kopya çektim :P ) Bizim bildiğimiz ve takip ettiğimiz blogları, bizi takip eden ve bilmeyenlere tanıştırıp kaynaştırmakmış. 

Yeni bir blogger olduğum için bu etkinliğe beni de layık gören sevgili shemellon tekrar teşekkür ederim.

Ödülün bazı kuralları varmış bunlar;

 Ödülün fotoğrafını yayınlamak.
 Ödülü aldığınız blogun linkini yayınlamak.
 15 bloga bu ödülü dağıtmak.

Benim ödüllerim ise içlerinde alanlar mutlaka vardır, yeni olduğum için takipçi sayısı da az olunca sevdiğim blogları ekliyorum. :)

8-shemellon ( bu tatlı insanı eklemesem olmazdı :) )
12-Gülce


Daha takip ettiğim bir çok blog var, 15 kişiyi aşmak istemediğim için aklıma gelenleri yazdım.

Sevgiler.

Ondan Bundan Şundan Biraz: Ondan Bundan Şundan Biraz'ın İlk Çekilişi ♥





Ondan Bundan Şundan Biraz: Ondan Bundan Şundan Biraz'ın İlk Çekilişi ♥: Herkese iyi geceler... Uzun zamandır yapmak istediğim ama bir türlü nasip olamayan ilk çekilişimi sonunda bu gece yapmaya karar verdim.Blo...





Son Katılım : 20 Kasım ;)

24 Ekim 2014 Cuma

Saçmalamacalar #1



Yazmayı unutmuş yaşlı bir teyze gibi hissediyorum. Ya da nine mi demeliyim bilmiyorum. Süslü sözler yerini almıyor kelimeler bir biri ardına koşusturmuyor. Zamanla herşey değişiyor. Kimimizin dış görünüşü, kimimizin hayata bakış açısı, kimimizin ikinci yüzü şap diye oturuyor üstüne. 
Bahr'ın son demlerindeyiz, ondan sonbahar diyorlar ya! Bana sorsaydılar eğer bahar'ın son-u olmasın derdim. Ya da ilk'i.. Ama ikisini de başka seviyor insan demi.. kimimiz ilkbahar'a aşık, kimimiz son'a. Ben doğumum nedeniyle sonbahar kızıyım. Ama çok hızlı üşüdüğüm için pek sevemiyorum. Aslında tam benlik mevsim! pastel renkler insanlara ne güzel yakışıyor. Sonbaharın rengini seviyorum evet ama sonbahara başında ki son yüzünden sevmiyorum sanırsam. ( içses dürtüp duruyor beni, son'la ne alıp veremediğin var diye, sanki bilmezcesine.. ) Sonbahar'da yapılacaklar diye sıralama yapmalıyız, en çok kahveleri veya çaylarımızı alıp kitaplarımıza koşalım, sinemaları dolduralım, bir sürü yabancı dizi/kore dizi/türk dizi izleyelim zaten ölüceğiz. Ölüp gideceğiz en azından birşeyler yapalım.. son'u geçince herkes istediğini yapmakta özgür zaten. :p
saçmalamak tam bana göre birşey sanırsam, annem duysa kızar bana! bu saçmalamaları hele ki arka fonda çalan Yaşar-Gel Benimle'ye bağlamıyayım evet evet.

şimdi gideyim çayımı alayım, kapıyı açayım o sıcak-soguk arası esintiyle nefes alıp vereyim. Sonra yine saçmalarım sonucta. Güzel şeyler paylaşıcağız sevgili blog'um. 

Görüşmek üzere. :)

son'suz kal/mayalım ya!, mutlu kalın.

Sevgiler.
ryhnates.

23 Ekim 2014 Perşembe

Senfoni - Turgut Uyar



Önce sesin gelir aklıma
 Çaresiz kaldıkça hep seni düşünürüm 
 Güzel olan, dolgun başaklardaki sarışın sevinçli 
 Sonra cumartesi günleri gelir 
 Sonra gökyüzü gelir hemen kurtulurum 
 Bir yağmur yağsa da, beraber ıslansak. 

 Kırk kere söyledim bir daha söylerim 
 Savaşta ve barışta, karada ve denizde, 
 Düşkünlükte ve esenlikte 
 Zamanımız apayrı bize göre 
 Yanyana olduk mu elele 
 Aç kalsak ağlamayız biliyorum

 İçim güvercinleri okşamış gibi rahat 
 Sen yanımdayken ister istemez 
 Geniş meydanlarda akşam üstleri 
 Üstüste üç kere deniz, üç kere çınarlar. 
 Sen yanımdayken ister istemez 
 Uzak ırmakları hatırlıyorum. 

 Arasıra düşmüyor değil aklıma 
 Yabancı kadınların sıcaklığı 
 Ama Allah bilir ya, ne saklıyayım 
 Yanında ihtiyarlamak istiyorum...


~ Turgut Uyar.

22 Ekim 2014 Çarşamba

yar'a.



"Eski bir aşk,yeni bir ayrılıktır her zaman.
Bunu kuşlar sorar, yıldızlar da anlatır.
Kimse bilmez be canım,
bir yara bir ömrü nasıl kanatır…"

~ Yılmaz Odabaşı


Bu Yalnızlık Benim - Yusuf Hayaloğlu




Sana bir gün bu mektubum ulaşır,
Açarsın ah eline kan bulaşır,
Çürür bir yerlerde çırılçıplak cesedim,
Sedyeyle taşınır kan çiçekleri,
Adımların, adımların, adımların birbirine dolaşır.

Nazlı ırmak boylarından, ılık rüzgarlarla geldim,
Çiçek istediler verdim, şarkı dediler söyledim,
Ömrümün yarısı kavgayla geçti.
Ben böyle, ben böyle, ben böyle yalnızlık görmedim..

Beni bir gün bu şarkıyla anarsın,
İçinden kopar bir tel ağlarsın,
Gecikmiş bir vefa kalıntısıyla;
Polis kaydından sildirip adımı,
Pencerenin, pencerenin, pencerenin buğusuna yazarsın..

Darmadağın bir evden sabah ezanıyla çıktım,
Denizler üstüme gelmeyin,
Kuşlar ne olur didişmeyin,
Şarkımı esmer bir hasrete sundum.
Bu yalnızlık, bu yalnızlık, bu yalnızlık benim ilişmeyin..

Yusuf Hayaloğlu